Related Articles
Çarşı çok fena karıştı…
Ve akla gelen haylaz sorular…
Aslında “Çarşı” daha önce de 7-25 Aralıktada çok fena karışmıştı. Gülen Cemaatinin FETÖ’ye dönüştüğü tarih.Hani beraber yürürken yağan yağmurda yolların ayrıldığı günler. Ayakkabı kutularından çıkan dolarlar, çikolata paketleri içindeki rüşvetler…
4 AKP’li Bakanının çocukları üzerinden karıştığı yolsuzluklar…
AKP fena sarsıldı ancak yıkılmadı.
Yada Muhalefetin İktidara soğuk bakması nedeni ile iktidar AKP’de kaldı.
Üstüne bir de 15 Temmuz gibi bir darbeye rağmen.
Gerçi 15 Temmuz; Darbeler Tarihinin en acemisi olması hasebi ile Darbeler tarihine yüz karsı bir darbe olarak geçti.
Bugünlerde AKP iktidarı ikinci büyük sarsıntıyı yaşamakta Sedat Peker Videolarında İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu açıklamaları üzerinden. Dünün “Yandaş Hayırsever İş İnsanı” bugünün Karşıt Mafya yada “ Organize Suç Lideri”nin açıklamaları yenilir yutulur cinsten değil.
Demokratik bir Hukuk Devleti için kabul edilemez. Cumhurbaşkanlığı Danışmanı Deneyimli Siyasetçi Cemil Çiçek bile böyle diyor.
Bizler sıradan vatandaşlar olarak yine televizyon ekranlarından Mafya Dizisi kıvamında gelişmeleri heyecan ile izlemekteyiz. En son olayın Medya ayağı da tamamlandı. Özışık kardeşler Diziye Medya kontenjanından giriş yaptı.
Detayları zaten izliyorsunuz, ayrıntıya girmeye gerek yok.
Aranması gereken soru “Çarşıda”neler oluyor?
Ne oldu da dünün yandaş “ Hayırsever İş İnsanı” bugün birden bire birkaç gün içinde “Organize Suç Örgütü Liderine” dönüşüverdi?
Bu türden dönüşümler AKP klasiği haline geldi. İktidar ortağı Gülen Cemaati de bir günde FETÖ’ye dönüşmüştü.
Organize Suç Örgütleri bilinen adı ile Mafya devlet bürokrasisinde güçlü ilişkileri olmadan yaşaması piyasada iş tutması mümkün değildir. Zaten Sedat Pekerin açıklamaları ve daha önceki “Susurluk” vakasıda bu tezi kuvvetle doğrulamaktadır.
Devlet bürokrasisi tek parça değildir. Farklı güç odakları vardır. Doğaldırki bu farklı güç odaklarının yakın olduğu, yar ve yardımcı olduğu ,en hafifinden sempati duyduğu “Organize Suç Örgütleri” de farklı farklıdır. Yani bu alan da da Devlet bürokrasisinde kıyasıya bir rekabet vardır. Kısacası herkesin Mafyası farklıdır. Konunun özü biraz da buradadır.
Aklıma gelen konunun ikinci boyutuda siyasidir. Demokrasinin doğru dürüst kökleşmediği bizim gibi Ülkelerde Bürokrasinin olduğu gibi Siyasetinde yakın olup işbirliği içinde birlikte “iş tuttuğu ”yada en hafif ifadesi ile sempati duyduğu “Organize Suç Örgütleri” yani bilinen adı ile Mafyaları vardır.
Bu tezimi de MHP Genel Başkanı ve Cumhur İttifakının küçük ama güçlü ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçelinin Alaaddin Çakıcının şahsına mahsus bir af için kendini ortaya koyup, paralamasıdır.
Kısacası Alaaddin Çakıcı özgürlüğüne kavuşup alemde yerini alınca bizim deli dolu çocuk Sedatında papucu dama atılmış oluyor böylelikle.
Alemin hırçın ele avuca sığmaz Karadeniz Delikanlısı Sedat Peker papucu dama atılınca “oynamıyorum” deyip oyun bozanlık yapmaya başladı.
Bir başka yabana atımayacak tez de; Böylelikle boşa çıkan Sedat Peker’i Tayyip Erdoğandan kalacak AKP liderliğinin en yakın iki mirasçısından biri olan Damat Berat Albayrak ikinci en kuvvetli mirasçı Süleyman Soyluyu hırpalamak amacı ile değerlendiriyor olması.
Gelişmelere bakıldığında Meclis Salonunda omuzlaşma ile başlayan ikili mücadelenin ilk raundunu kaybedip Bakanlıktan geçici bir süre uzaklaşan Damat Berat Albayrak ikinci raundda Sedat Pekerin üzerinden doğrudan Süleyman Soyluyu hedef alan videolarındaki sağlı sollu kroşeleri ile nakavt etmek üzere…
Damat Berat nerede diye merak edenlere; Damat Berat Sedat Peker Videoları ile buradayım demekte.
Damat Berat ortaya çıkmak için en uygun anı beklemiş anlaşılan.
Çünkü “İntikam soğuk yenen bir yemektir” derler.
Peki sonuç olarak FETÖ sarsıntısı ile ağır hasarlı olarak ayakta kalmayı beceren AKP iktidarı bu ikinci sarsıntıdada da ayakta kalmayı başarıp İktidarını en azından 2023 Haziranına kadar sürdürebilecek mi?
Bu sorunun yanıtı da Millet İttifakı altında kümelenmekte olan Meclis Muhalefetinde.
Ne diyelim; Memleket için hayırlısı neyse o olsun.
Osman Naci
20 Mayıs 2021
Kozyatağı/Kadıköy