Köşelerden Bir Demet (279)-Cavlı çulfaz

Anladım, mayıs her şeydi… Öfkeydi, direnişti, zulümdü, yenilgiydi; o cesur ve yiğit yoldaşlardı, ölümüyle alay eden Yusuf Aslan’dı, babası üzülmesin diye ayakkabılarını arkadaşlarına hediye ettiğini söyleyen Hüseyin İnan’dı; asılmadan önce son kez dinlenen Rodrigez’in gitar konçertosu eşliğinde içilen son çay ve son sigaraydı; babamın, bizim çocukları astılar, diye kesik kesik ağlamasıydı; Atilla Keskin’in, sen İstanbul kokuyorsun, diye bana sarılmasıydı mayıs ayı…

https://artigercek.com/yazarlar/cezmi-ersoz/mayis-ayi-hayatimiz-gibiydi

İkizdere’deki direniş de, 1 Mayıs yasaklarını yırtıp, sokakları özgürleştiren direniş de, bütün tutuklama gözaltı saldırılarına rağmen Newroz alanlarını doldurması da, cinsiyetçi politikalara karşı isyan çığlığını yükselten kadınların, LGBTİ+’ların “vazgeçmiyoruz” haykırışları da, Kod 29’la işten atılan işçilerin işe dönmek için yürüttüğü mücadele de “birilerinin” değil, bizimdir, hepimizindir. İhtiyaç olan bu direnişleri, özgürlük türküsünün ortak ezgisine dönüştürmektir.

https://yeniyasamgazetesi2.com/ikizdere-direnisi-bizimdir/

Türkiye, var olan hukukun ihlâl edildiği bir ülke olmaktan çıktı. Hukukun yok olduğu bir ülkeye dönüştü.  Naziler, iktidara gelmeden önce Almanya’da Adalet Bakanlığı yapmış Gustav Radbruch’a göre, Nazi Almanyası’nda hukuka aykırılıklar öylesine bir düzeye ulaşmıştır ki artık olayları “aykırılık” bağlamında da olsa, “hukuk” kavramı sınırları içinde anlatabilmek olanağı kalmamıştır.

https://t24.com.tr/yazarlar/riza-turmen/hukuksuzluk-devleti-yasaklari,30911

Voltaire’e atfedilen, “görüşlerinize katılmıyorum ama onları söyleyebilmeniz için canımı veririm” yaygın klişenin uydurma ve Voltaire’in düşüncelerine denk düşmediği ortaya çıktı. Voltaire’in mantığının önyargılara ve saplantılara saygı duymayı kabul edemeyeceği varsayımına dayalı “diyalogda” “kişi önyargılara ve saplantılara nasıl saygı duyabilir? Hem karşılıklı olarak çatışan iddialar nasıl olur da eş ölçüde geçerli olabilir?” sorusu Voltaire’e daha çok uygun düşüyordu.

https://www.birgun.net/haber/yasam-tarzina-siginmis-laiklik-344008#.YJZEfFH7N2E.facebook

Çünkü artık rejimin sona yaklaştığının farkındalar. Daha fazla suç delili vermek istemiyorlar. “Ez, parala, vur” emri alan polis, “bunlar gidici, kabak benim başıma patlayacak” korkusuna kapıldı. “Tepedekiler yakayı kurtarır, ben kurtaramam” demeye başladı. Şimdilik “cezasızlık” uygulamasına güvenen polis, yarın “cezalandırılma” kaygısıyla kıvranıyor. Bu korku zirve yaptığında, rejim polisin kendi içinde ayrışacağını görüyor.

https://yeniyasamgazetesi2.com/erdoganin-genelgesi-ve-kilicdaroglunun-silgisi/

1970’lerin başında devrimci gençliğin antiemperyalist mücadelesi öne çıkmakla birlikte, sosyalizm mücadelesini de içermekteydi. Nitekim Deniz’in son sözlerinde “Yaşasın Marksizm Leninizmin yüce ideolojisi!” haykırışı, hedefin tam bağımsızlıkla sınırlanamayacağı veya sosyalizm kurulmadan bağımsızlık hedefine de zaten ulaşılamayacağı imasını taşımaktaydı.

https://www.birgun.net/haber/bagimsizlik-ugruna-mucadele-gerektirir-344017

Bir seçenek olarak “kapitalizmi aşındırmak”tan söz ediyordu Erik Olin Wright. Kapitalist olmayan ekonomik etkinlikleri kapitalizmin ekosistemine dahil etmek, gelişmelerini sağlamak ve bunun bir süre sonra bütüne etki edebilecek bir model haline gelmesinin koşullarını aşağıdan yukarıya oluşturmak gerek, diyordu özetle. Sonunda da aşağıdan, dayanışmacı ekonomi modellerini yukarıdan bir iktidar programıyla, devlet eliyle tamamlamayı öneriyordu.

https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/deniz-yildirim/curek-ve-nomadland-1834448

Sedat Peker videoları üzerine, mizansen, ayrıntılar, “şifreler” üzerine çok konuşuldu, konuşulacak. Muhtemelen bunlar, ilk videodaki Omerta kitabının yerini ikincisinde Troçki’nin alışı gibi, bölümün konusuna bağlı olarak değişikliklere uğrayacaklar; bunlar da yorumlanacak. Sedat Peker şöyle uyarıyor: “Veli Ağabey, bir şey söyleyeyim, eğer yanlış anlamazsanız. Bu kurmuş olduğunuz oluşumu direk[man] MHP’ye karşı veya MHP’ye alternatif bir oluşum gibi kurarsanız, bence kamuoyunda yanlış anlaşılabilir.”

https://www.gazeteduvar.com.tr/suc-orgutu-lideri-deyince-tamam-mi-makale-1521679

Sedat Peker gözden düşerken, Alaattin Çakıcı’nın piyasaya sürülmesi tesadüf değil. Gitti Peker ile Mansimov, geldi Ağar ile Çakıcı. Şimdi kavga bu. ‘Geniş devletin’ rant kavgası.

https://www.birgun.net/haber/mafya-da-adalet-ariyor-1-343993

 Şu andaki gidişata bakılırsa, egemenlerin ilk meselesi, insan nüfusunu azaltmak veya bir bölümünü toplum dışı, düzen dışı kılmak olacak. “Gereksiz nüfus” diye bir meseleyle uğraşacağız yakın gelecekte. Belki muteber toplumla gereksizlerin yaşadıkları yerler ayrışacak, belki basbayağı katliamlar olacak. Başka türlü olabilmesi için altüst oluşlar, devrimsel değişiklikler lazım.

https://vimeo.com/23760586

Oysa sorumluluk, yıllardır partinin yoksul kesimlerle bağını kesen, onların sürüklendiği umutsuzluğa ilgisiz kalan, neo liberal kemer sıkma politikalarını benimseyen, gençlerin sorunlarına duyarsız kalan, savaşlardan medet umup partiyi sağa çekmeye çalışanların üzerindeydi. Buna karşılık Corbyn ekibinin en ince ayrıntısına kadar hazırlanmış, milyarderlerin vergilerini arttırıp yolsullara dağıtmayı öngören planı, sadece ülkede değil dünyada da bir heyecan yaratmıştı.

https://artigercek.com/yazarlar/armagan-kargili/abd-de-yukseliyor-turkiye-ve-ingiltere-de-geriliyor

https://independent.academia.edu/CAVLICULFAZ

8 Mayıs 1945: Barbarlığa karşı zafer ve özgürlük günü

https://yenihayat.de/2015/05/11/8-mayis-1945-barbarliga-karsi-zafer-ve-oezguerluek-guenue/

https://tr.wikipedia.org/wiki/Reichstag%27a_dikilen_Sovyet_bayra%C4%9F%C4%B1

https://tr.wikipedia.org/wiki/Abd%C3%BClhakim_%C4%B0smailov

[1961 Mülkiye girişli sınıf arkadaşım, Ankara sevdalısı Savaş Sönmez, “İki Ankarakolik (Prof. Dr. Mehmet Tunçer ile Necati Yalçın), ‘Kent Sohbetleri’ başlığıyla 45 program yapmışlar.  46. programı bugün benimle kotardılar. Ankara ve bendeniz üzerine bir buçuk saate yakın bu geyik muhabbetine katlanmak isteyen olursa duyurulur” diyerek alttaki iletiyi yolladı. – Savaş’a teşekkür ediyorum. -C.Ç.-]

https://www.youtube.com/watch?v=gplm3wmUxbQ

Yakın tarihimizin önemli mücadele belleği TÜSTAV, Komintern Arşivi’nden Nâzım Hikmet’in, işçilerin sanayi bölgelerinden, kenar mahallelerden şehir merkezine yürüyüşünü anlattığı İstanbul’da 1 Mayıs adlı şiirini geçen yıl gün ışığına çıkarmıştı.

https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/oner-yagci/mayisti-1834472

Bugün Mayıs 1 –  Nâzım Hikmet – Ozan Çoban & Güneş Demir – Nâzım Hikmet’ın 1925 yılında yazdığı şiir TÜSTAV Komintern arşivindeki Osmanlıca belgeler arasında yer alıyor ve geçen yıl ortaya çıkarılıp Banu İşlet transliterasyonu ile TÜSTAV tarafından kültür dünyamıza kazandırıldı.

https://www.youtube.com/watch?v=2wGwagY1I9I

Attachments area

Preview YouTube video Savaş SÖNMEZ ile Ankara Kent Sohbetleri (III. Sezon/6.) (07.05.2021)

Savaş SÖNMEZ ile Ankara Kent Sohbetleri (III. Sezon/6.) (07.05.2021)

Preview YouTube video Bugün Mayıs 1 – Nazım Hikmet – Ozan Çoban & Güneş Demir

Bugün Mayıs 1 – Nazım Hikmet – Ozan Çoban & Güneş Demir

About Mehmet Tas

Check Also

GÜNDEMDEN BİR DEMET (1)- Admin

Engels’in Bilinmeyen beş özelliği Sanata karşı derin bir ilgisi vardı Engels gençliğinde bir dansçıydı, şarkı …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

PHP Code Snippets Powered By : XYZScripts.com