Related Articles
Çevreci ve düşünür G. Monbiot neoliberalizmi gezegenimizi felakete sürükleyen görünmez bir ideoloji olarak tarif ediyor. Ama görüşleri neoliberalizmle sınırlı değil, kapitalizmi ve tüketimi de kapsayacak şekilde geniştir. Ona göre, kapitalizm baba, tüketim oğlu ve neoliberalizm ise kapitalizmin her köşesinde varlık gösteren bir hayalet.
Politik argümanlardan uzak durmaya çalışan Tükeniş Hareketine yönelik “İklim bozulması konusunda etkili bir eylemde bulunmak için liderlik değişimi, hükümet değişikliği, siyasi değişim ve ideolojik değişim gerektirdiği gerçeğinden korkmamız gerektiğini düşünmüyorum. Bu politikaların tartışıldığı siyasi çerçeveye katılmadan politikaları değiştirebileceğimizi düşünüyorsak kendimizi kandırabiliriz.” Uyarısında bulunuyor.
Monbiot anti-neoliberalizm söylemden anti-kapitalizme yönelmesinin nedenlerini de açıklıyor. “Kapitalizme doğrudan saldırmak bugün küfürdür. 19. yüzyılda tanrı olmadığını telaffuz etmek gibi. Ama tabii ki bunu yapanları öncüler olarak biliyoruz. Birden fark ettim ki yıllardır kapitalizmin varyantlarından bahsediyorum; Kurumsal kapitalizmden, neoliberal kapitalizmden, Krony kapitalizminden söz etmişim.
“Ama zamanla belki de sıfat değil isimin sorun olduğunu anladım. Kapitalizmin biçimi bir fark yaratır, ama her form bizi farklı oranlarda da olsa aynı hedefe götürür. Neoliberal kapitalizm bizi doğal yıkıma hızlı götürürken Keynsian sosyal demokrat kapitalizm de aynı yere biraz daha yavaş sürükler. Çünkü daha fazla düzenleyici katılımı ve daha az eşitsizlik taşır. Taktiksel bir geri çekilme yapabilir miyiz? Yoksa kapitalizm, kapitalist kar üretimi için neoliberalizm bizi dişle etin birleştiği kırmızı noktaya mı taşıdı?
Monbiot, “Keynes’e geri dönemeyiz.” Diyor çünkü bu da büyüme tabanlıdır. Keynesyen ekonominin tüm amacı büyüme hızını korumaktır – çok hızlı değil, çok yavaş değil – ve biliyoruz ki istikrarlı bir büyüme hızı bile felakete doğru ilerlemedir.”
İnsanlığın kim olduğunu, nerede olduğunu, ne olduğunu açıklayan, insanı ve doğayı bütünlük içinde gören, çağın sorunlarına çözüm aramada realist yol ve yöntemleri öğreten, kapitalizm sonrası hümanist toplumsal yapıların nasıl olması gerektiğine dair gerçekçi perspektifler sunan Marksist ideolojinin önemi bir kez daha kanıtlanmış oluyor.
The Ekokolojist dergisinden yararlanıldı, 6 Şubat 2020.