İsveç ve Finlandiya Kürd Vatandaşlarını Sattı- Çeviri

İskandinavlar, Ankara’nın NATO’ya girmelerini onaylaması karşılığında Kürtleri sattılar. Madrid’de İsveç, Finlandiya ve Türkiye Dışişleri Bakanları tarafından gerçekleştirilen toplantıda imzalanan belgenin, Helsinki ve Stockholm hükümetlerinin YPG ve PYD’ye destek vermeyeceğine dair güvence vermesi anlamlıdır.

İsveç ve Finlandiya’nın “PKK’nın yasaklanmış bir örgütü olduğunu teyit ettiği ve PKK ve bağlı örgütlerinin faaliyetlerini ve uzantılarının yanı sıra terör örgütüyle bağlantılı kişi, grup veya ağların faaliyetlerini önlemeyi taahhüt ettiği” başlık çok daha az belirsizdir. İşte o terör örgütleri YPG’nin, YBS’nin (Şengal öz savunma birimleri) veya sempati duyan diğer siyasi oluşumların kınanması da burada açıkça dile getirilmiyor. Ancak, kınama o kadar geneldir ki, iki imzacı ülkenin anayasalarına aykırı olsa bile, bir bütün olarak Kürt hareketinin tamamına yönelik baskı ve tutuklamaların temeli olarak hizmet edebilir. Örneğin, ne YBS ne de PYD’nin herhangi bir suç faaliyeti ile tanınmadığı göz önüne alındığında, gözaltı ve tutuklama üyelerine kadar genişletmek, Finlandiya ve İsveç demokrasilerinin temel ilkelerini baltalamakla eş anlamlı olacaktır. Anlaşmaya bakılırsa Erdoğan’ın niyeti ve başarmak istediği şey de bu.

Türk delegasyonunu ikna etmek için Finler, müzakereler sırasında bu yılın başlarında ceza yasalarında, terörle ilişkisi olduğu kabul edilen tüm eylemleri kapsama almak amacıyla değişiklikler yaptıklarını hatırlattı. İsveçliler ise 1 Temmuz’da çok daha şiddetli yeni bir terörle mücadele yasasının yürürlüğe gireceğine dair güvence verdi. Her iki durumda da bunun Kürt halkıyla ne ilgisi olduğunu veya İsveç ve Finlandiya Kürd vatandaşlarının durumlarını nasıl etkileyeceğini belirtmediler.

İsveçliler ve Finliler, anlaşmanın yedinci paragrafında, Kürtler tarafından kontrol edilen kuzey Suriye topraklarında tekrarlanan saldırılara ve askeri operasyonlara rağmen Ankara’ya silah satışı konusunda yürürlükte bir ambargo bulunmadığını hatırlatıyorlar. Şu anda, TSK bir kısım toprağı işgal ediyor ve yeni bir saldırıya hazırlanıyor.

İskandinavlar, bu anlaşma uyarınca, Türkiye’nin bekleyen sınır dışı etme veya iade etme taleplerine yanıt verme taahhüdünde bulundu. Türkiye’nin sağladığı istihbarat ve deliller dikkate alınarak, İsveç ve Finlandiya’nın düzinelerce Kürt’ü, binlerce gazeteciyi, politikacıyı ve insan hakları aktivistini hapse atan ve gerçek bir demokrasinin tüm standartlarını yok sayan bir hükümete teslim etmeye istekli olduğu şeklinde yorumlanabilir.

Finliler ve İsveçliler, PKK ve diğer örgütlerin yanı sıra bunlara bağlı gruplar tarafından yürütülen tüm finansman faaliyetlerini araştıracaklarını söylüyorlar. Bunun, YPG/YPJ veya PYD’yi açıkça dahil etmeden Türkleri memnun etmek için bir uzlaşma formülü olduğu açıktır.

Bu anlaşmanın nihai olarak ne anlama geldiği veya İskandinav Kürt toplumunun yaşamını nasıl etkileyeceğini, nasıl uygulanacağına bağlıdır, ancak metne bakılırsa cadı avı başlamıştır.

Vıentosur 30 HAZİRAN 2022

About Mehmet Tas

Check Also

kadın devrimi üzerine düşünmek-Ayşe Düzkan

15 Eki 2021 Yeni Yaşam Gazetesi, 15 Ekim, Meral Öz’ün paylaşımı kadın devriminin özgürleştireceği kesimler …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

PHP Code Snippets Powered By : XYZScripts.com