Kıbrıslı Türkler
”Önceki Pazar KKTC’de seçim vardı. Cumhurbaşkanlığı seçiminde olduğu gibi Ankara’nın yani AKP’nin dolaylı-dolaysız etkin müdahalesi sonucu UBP birinci parti oldu.”
”Kayıtlı 203 bin 792 seçmenin 117 bin 421’i sandığa gidip oy kullandığına göre seçime katılma oranı % 57.62.
Bu oran önceki seçimde % 66 idi.
Peki insanlar neden sandığa gitmedi?
Çünkü siyasal sistemin var olan sorunlara çözüm bulamayacağına inanıyorlar.”
https://www.korkusuz.com.tr/kibrisli-turkler.html
ABD mi seçecek
Bizimki gibi komplo teorisine meraklı ülkelerde ABD’ye haddinden fazla güç atfedilir, elinde bir sihirli değnekle bütün dünyayı tasarladığı, isimleri seçtiği, bir yerlere getirdiği düşünülür. Ancak ABD’nin içinden görünen manzara pek de böyle değil. Belki darbe yapma ve ülkeleri karıştırma konusunda eskiden daha başarılıydı ABD ama son yıllarda bir türlü tutturamıyor. Venezuela bir felaket, onca girişime rağmen İsrail-Filistin meselesinde 90’ların bile gerisinde gelişmeler, Ukrayna’nın merkezinde olduğu Küba krizine benzer bir Soğuk Savaş tarzı gerilimde Rusya’yla nasıl baş edeceğini bilemiyor, Çin’in ekonomik etkinliğini bir türlü istediği kadar çabuk engellemiyor. Afganistan’dan çıkma rezaleti unutulamadı, yanı başımızdaki Irak hala kaos içinde.
https://m.haberturk.com/yazarlar/oray-egin/3332662-abd-mi-sececek
O ”dinozorlar” kadar esameniz okunacak mı acaba
“Türkiye Cumhuriyeti’nin 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in, gazeteci Uğur Dündar’ın, tiyatrocu Müjdat Gezen’in bir arada göründüğü fotoğrafın üzerine koca puntolarla şunu yazmışlar:
– Bu kadar “dinozor” nasıl bir araya geldi?”
“Kaldı ki, “dinozor”lar çağlar sonra bile hâlâ ve hayranlıkla anılıyor, araştırılıyor, yazılıyor, konuşuluyor sonraki nesillere aktarılıyorlar;
Ya siz?
Dinozorlar kadar esameniz okunacak mı acaba yarınlarda?”
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/mobi/o-dinozorlar-kadar-esameniz-okunacak-mi-acaba-505905h.htm
Binbir Gece Masalları… ‘Entelektüel kan lekesi’
“Küçümser, deli saçması, çocuk zırvası diye bakar masallara çoğu yetişkin, oysa yetişkinleri büyütüp iyileştirir masallar. Onları yine onlara anlatır, biraz da abartarak. Yarattıkları iyi, kötü dünyayı serer gözler önüne. Gerçekte utanıp sıkılıp korkulup söylenemeyen ne varsa haykırır masallar. Büyüklerin çocuklara bizim gibi olmayın demelerinin yoludur onlar.”
“Onun için Enes Kara’nın çığlıkları değil ona sebep olanların “ölü sözleri”nin leş kokusu dağılmış havaya. Bu yüzden cumhuriyet, hukuk, bağımsızlık türküleri değil saray, saltanat, menfaat, vahşet, dehşet, borsa, şirket, şeyh, tarikat, cemaat, ihanet böğürmeleri duyuluyor bu masallardan(!). Ve sırf bundan “Entelektüel kan lekesini bütün denizlerin suyu çıkaramıyor.” yüzlerce yıl sonra da. Körler sağırlar birbirini ağırlıyor, adı bile bir tuhaf yılın Atatürkçüsü ödülleri(!) kömür, makarna, çay dağıtır gibi dağıtılıyor!”
https://www.veryansintv.com/binbir-gece-masallari-entelektuel-kan-lekesi/
Sendikalaşma iç açıcı değil!
“Sendikalaşmadaki artış kamu işçisi sayısındaki artıştan kaynaklanıyor. Ancak özel sektörde sendikalaşma sadece yüzde 6 düzeyinde. İşkolu barajı nedeniyle çok sayıda sendika toplu iş sözleşmesi yapamıyor.”
https://www.birgun.net/haber/sendikalasma-ic-acici-degil-375323
Rejimin hamlelerine mi? İşçi direnişlerine mi?: Projektörü nereye çevirmeli?
“Saray blokunun hamlelerine odaklanıp, sergilediği tuhaflıklarla oyalanırken, ondan seçim sathı mailine (eğik düzlemine) ilişkin ipuçları çıkarmaya çalışırken, asıl gündemimiz olması gereken sosyal-sınıfsal sorunlar gündemiyle, emekçi sınıfların bölüşüme dair mücadelelerine dair kendi hamlelerimizi tartışmaktan kaçınıyor muyuz diye sormak gerekiyor.”
Ölüm-direniş hafızası
“Direniş hafızası, salt yaşananların unutulmamasını sağlamaya dönük bir çaba da değil. Aynı zamanda eylemseldir ve yaşam sorunlarını çözmeye odaklanır. Bu nedenle devlet ve iktidar onu görmezden gelir veya yerine ölüm hafızası öne çıkararak onu geride tutmaya çalışır”
“Toplumsal hafıza, geçmişle gelecek arasında bağ kurmamızı sağlayan bir nehre benzer. Yaşananların buluştuğu, tanımlanıp, ad konulduğu bu nehir, aynı zamanda var olmanın ve direnmenin dinamiklerini de içinde taşır. Bu nedenle zıt karakterler taşıyor olsa da, hem toplumsal mücadelelerin, hem egemen politikaların esas çalışmalarından birini hafıza oluşturur.”
https://www.ozgurpolitika.com/haberi-olum-direnis-hafizasi-159040