Sahip olmak istediği bütün oyuncakları önündeyken oynayacak oyun bulamayanlara özgü bu ruh hali sebepsiz değildi. Kâh ateşte yanarken kâh sürgüne giderken kâh eziyet çekerken… İnancını göğsündeki sıcak ekmek gibi yağmurdan koruyarak taşıyanları düşündüm.
https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/baris-terkoglu/erdogan-kaybetti-bekir-coskun-kazandi-1775161
Sonuç olarak; eşitlik-yurttaşlık-özgürlük, hukuk-demokrasi-hukuk devleti vb. Cumhuriyet ile özdeşleşen kavramlar yerine, “fütüvvet ehli bir nesil”, bilim yerine, “mutlak hakikat” konuyor.
https://www.birgun.net/haber/musluman-kardesler-gannusi-ibn-haldun-320058
Adı Demokrat olan partinin yöneticileri uluslararası sermaye odaklarının kucağına oturdukları dönemde, şiirimizdeki “1940 – teslim olmayanlar kuşağını” ağır ceza mahkemelerinde ağırladılar ama yine düşünceye kilit vuramadılar. Geriye Arif Damar’dan Şükran Kurdakul’a nice aydınlanmacı isim kaldı.
https://www.birgun.net/haber/bellegimdeki-sararmis-fotograf-320060
Tarih unutmuyor; insanlığın ortak hafızası unutmuyor. Haa unutmadan şunu da söyleyeyim: Bir de “ahiret hayatı” var inançlı olduğunu söyleyenler için.
https://t24.com.tr/yazarlar/mehmet-y-yilmaz/biz-unutsak-da-tarih-unutmaz-hakim-bey,28432
Adama sorarlar sen nesin diye. Önce Müslümanım derse, dinler arası çatışma başlıyor. Önce Türküm ya da Kürtüm derse ırklar arası çatışma başlıyor. Demokratlıktan, laiklikten söz ederse Ergenekon gibi şeyler çıkıyor ortaya. Tek bir anahtar var aslında. İnsan olmak ve önce insanım diyebilmek. Onun için Ermeni anneannemi yazıyorum, Andrea babasını anlatıyor. Yüzleşebilmemiz gerekiyor.
https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/yalakalik-yapsaydim-andrea-urfa-vekili-olurdu-66098
Olympe de Gouges’un 20 Mayıs 1792’de Yasama Meclisi’nde okuduğu kadın hakları bildirisinin sonsözündeki ifadeler: Ey kadınlar! Ne zaman üzerinizdeki körlüğü silkip atacak ve gözlerinizi açacaksınız?
“Barış Ödülü”nün sahibi ise Hindistan kökenli Harward ve Cambridge profesörü Amartya Sen oldu. “Bugün dünyamız bir otoriterizm pandemisiyle karşı karşıya. Dünyanın her yerinde artan bu otoriterizme karşı küresel direnişten daha önemli bir şey yok. Bu zorunlu direniş, çeşitli yollarla gösterilebilir. Daha fazla okumak, daha fazla konuşmak, daha fazla tartışmak da bunun bir parçası olmalıdır.”
https://www.birgun.net/haber/frankfurt-kitap-fuari-nin-ardindan-320055
İkinci cinayet dalgası, doğrudan doğruya Atatürkçülere yöneldi: Prof. Dr. Muammer Aksoy, Ankara, 31 Ocak 1990.Çetin Emeç, İstanbul, 7 Mart 1990.Turan Dursun, İstanbul, 4 Eylül 1990. Doç. Dr. Bahriye Üçok, Ankara, 6 Ekim 1990. Uğur Mumcu, Ankara, 24 Ocak 1993. Ali Günday, Gümüşhane, 25 Temmuz 1995. Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı, Ankara, 21 Ekim 1999. Necip Hablemitoğlu, Ankara, 18 Aralık 2002.
https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/emre-kongar/ahmet-taner-kislali-neden-katledildi-1775157
19 Ekim 2020 – BirGün – 48 kişi tarafından, “FETÖ’nün Solcuları” isimli kitapta, “Abant Müdavimleri” olarak isimlerinin geçirilmesine ilişkin yapılan ortak açıklamada, “Kitabın yazarı Hikmet Çiçek ve Kırmızı Kedi Yayınevi özür dilemeli, ilgili bölümleri kaldırmalıdır” denildi.
12 Ağustos 2020 – 404 yurttaştan “101 Aksaçlı”ya destek: Geniş demokrasi platformu oluşturalım
14 Ağustos 2008 – Habertürk – 68’i profesör 100 akademisyen, 14 baro başkanı, hukukçular, sivil toplum kuruluşu yöneticileri, insan hakları kuruluşlarının eski ve yeni başkanları, sanatçı, yazar, medya mensubu 300 aydının imzasıyla yayınlanan bildiride Ergenekon Davası’nın karartılmaması, aksine derinleştirilmesi istendi.
https://www.haberturk.com/gundem/haber/91132-300-aydindan-bildiri
Alan Turing – The man whose 1936 paper effectively founded computer science was also responsible for cracking enemy codes during the Second World War that shortened the war by two years and saved millions of lives.
https://www.bbc.co.uk/sounds/play/m000ncmw
“Kendinizi sadece taş yemeye kodladığınızda ya da taş vermemeyi marifet sanıp oyun kurmaktan imtina ettiğinizde oyunu kaybettiğinizi anlamakta bile geç kalırsınız. Ne yaptığınızın farkında iseniz taktik kayıplar bile kontrollüdür ve stratejik kazanımlara zemin oluşturur.”
https://artigercek.com/haberler/ayhan-bilgen-kritik-anda-geri-cekilmeyi-bilmek-lazim
Ölüler konuşamaz, geride sesleri kalır hâkim bey. Dar bir sokağın dar anında “Savaşlar, çatışmalar, operasyonlar bu alandan uzak olsun “cümlesi yankılanır. Bu sese aksiseda olabilecek tek ses, adaletin ulvi sesidir hâkim bey. Elimiz yüreğimizde, kulaklarımız kirişte adaletin sesini beklemekteyiz hâkim bey.
https://twitter.com/nucegihan/status/1318903261689237505
The next U.S. administration should work to actively deleverage itself from its relationship with Turkey, especially on security matters. Remove U.S. nuclear weapons from Turkey. President Recep Tayyip Erdoğan has sought to chart a more independent course with less deference to traditional Western security partners. He has adopted a transactional approach toward relations with the United States and Europe and deepened ties with Iran, China, and Russia. Turkey is choosing a more independent, assertive path.
https://cdn.americanprogress.org/content/uploads/2020/10/17035739/NSIP100-5-GlobalRelationships.pdf
Ever since Morales’s election victory almost exactly one year ago today, Bolivians never stopped marching, protesting, risking their liberty and their lives — even in the middle of a pandemic — to demand their rights of democracy and self-governance.