Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi (İstanbul, 11.05.2011), 01.08. 2014’te yürürlüğe girdi. Sözleşme’yi sorgulamanın tek gerekçesi olabilir: kadın-erkek eşitliğinden duyulan rahatsızlık.
https://www.birgun.net/haber/iheb-ihas-ve-istanbul-sozlesmesi-312590
Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “üzerinde çalışmamız devam ediyor”, dediğine göre, bunu “kaldıralım mı kaldırmayalım mı” anlamında söylemiyor. Sanırım cemaatlerin ve en gerici kanattan erkeklerin talepleri dikkate alınarak, sanki sözleşmeden imzalarını çekecekler ve yerine kendilerinin hazırladığı, kendi meşreplerine, cemaat liderlerinin isteklerine yanıt veren, eh kadınları da sözde koruyacaklarına ilişkin maddeleri ekleyecekleri bir tasarıyı Meclis’e sunacaklar..
Eve imam nikahlı kuma getirdiğinizde, resmi nikahlı olanın “boşanırım” diye tutturmasından mı endişe ediyorsunuz? AKP’nin İstanbul Sözleşmesi’nden kurtulmak istemesinin asıl nedeni, şiddet gören kadını değil, “az dayak atan erkeği” korumak istemesi.
https://t24.com.tr/yazarlar/mehmet-y-yilmaz/kadini-korursan-aileyi-korursun,27735
72 kadın örgütü, Diyarbakır merkezli yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan Rosa Kadın Derneği üyesi -TJA’lı kadınlar için ortak bir açıklama yayınlayarak “Rosa Kadın Derneği ile birlikteyiz” dedi.
https://m.bianet.org/bianet/kadin/224722-72-kadin-orgutu-rosa-kadin-dernegi-ile-birlikteyiz
Selahattin Demirtaş güçlendirilmiş parlamentarizmin içini doldurduğu önerisinde aslında hükümet sisteminin ötesine giden bir demokratik kuruluşun ana başlıklarını seriyor. Murat Sevinç ise demokratik siyasi rejim ile hükümet sistemi tartışmasını ısrarla ayırmakla yazı dizisine başlıyor.
https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2020/08/20/demirtasin-onerisi-ve-hukumet-sistemi-tartismasi/
Ortada bir başarı yok; vaziyet umut da vermiyor. Ortada çarçur edilmiş varlıklar, itibarsızlaştırılmış bir diplomasi, sağa sola koşturulan askeri birlikler, stratejik ortaklıkları ve coğrafi konumu akılsız kartlara dönüştürülmüş bir ülke var. Gerçekten kime çalışıyor Erdoğan? Gün gelecek “Mecburduk” diyecekler. Mecburiyet de kifayetsizlik ve beceriksizliğin nişanesidir.
https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2020/08/20/sahi-erdogan-kime-calisiyor/
Ülkemizde de çok sevilen, çok okunan yazar Amin Maalouf, önceki akşam Habertürk kanalında, Kürşad Oğuz’un sorularını yanıtlıyordu.
https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/zeynep-oral/amin-maaloufu-dinlerken-1759663
Varlık Özmenek’in ölümünü sabahleyin Rifat Güler yoldaşım haber verdi. Ailesine, yakınlarına başsağlığı diliyorum. – C.Ç. – ] Gazeteciliğe başladığı 1963’de Türkiye İşçi Partisi’ne de üye olan Özmenek, aynı anda 32 ayrı sivil toplum kuruluşunda çalışmalar yürüttü. Hayatı boyunca da birçok derneğe üye oldu. Çağdaş Gazeteciler Derneği, Ankara Film Festivali, Türk Dil Derneği bunlardan sadece bir kaçıydı.
https://www.gazeteduvar.com.tr/gundem/2020/08/20/gazeteci-varlik-ozmenek-vefat-etti/
Türkiye politik olarak iki kampa bölünmüş durumda. İki karşıt kampa bölünmüş olanlar hemen hemen hiç karşılaşmıyorlar. Zorunlu karşılaşmalarda da birlikte konuşmaya, sohbet etmeye pek yanaşmıyorlar. Özetle, iki taraf arasında pek bir iletişim yok.
https://zulfu.blog/author/zulfu22/
https://yesilgazete.org/blog/2020/06/04/itiraz-gene-yukseliyor-zulfu-dicleli/
[Bedri Baykam ile Ergin Yıldızoğlu’nun alt bağlantılardaki yazılarını siteye koymamı Ali Erten yoldaş önerdi. İsteğini yerine getiriyorum. – C.Ç. – ] Sayın Kılıçdaroğlu’nun Cumhuriyet’teki röportajını, itiraf ediyorum, büyük bir hayal kırıklığıyla okudum. Çünkü durumun sandığımızdan da vahim olduğunu öğrenmiş oldum.Kılıçdaroğlu, yakın dönemimizin büyük gafı “Ekmeleddin İhsanoğlu” konusunu gündeme getirip hâlâ kendisine hak veriyor ve onun değerini anlayamadığımızı savunuyor.https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/bedri-baykam/agir-bir-hayal-kirikligi-1759666
Modi, geçen hafta “Bağımsızlık Günü” kutlamalarında yaptığı konuşmada, Hindistan’ın bağımsızlığını kazanmasında, bağımsız Hindistan’ın inşa sürecinde belirleyici rol oynayan Gandi ve Nehru’nun adı geçmiyordu.
Fakat bu işin Abdullah Gül’le de olmayacağına yavaş yavaş kanaat getiriyorlar. Onun için de, amigoları şimdi Meral Akşener’i “çatı adayı” olarak tartışmaya başladılar… Yavaş yavaş, zemin yoklaya yoklaya, alıştıra alıştıra…
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/ardic/2020/08/20/susma-bakalim-muharrem
AİHM, ‘Gençlik HPG saflarına’ yazılı pankartı taşıdığı için hapis cezası verilen Seyfettin Demir’in “ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine” hükmetti
http://yeniyasamgazetesi1.com/aihm-genclik-hpg-saflarina-pankarti-ifade-ozgurlugu/
Bernard Stiegler, who has died suddenly aged 68, first robbed a bank in 1976, to pay off his overdraft. The police caught Stiegler in the act during the fourth robbery and he was sentenced to five years in jail.
https://www.theguardian.com/world/2020/aug/18/bernard-stiegler-obituary
[1911 Mülkiye girişli sınıf arkadaşım Orhan Emirdağ şu bağlantıyı gönderdi: – C.Ç] – Güngör Uras derdi ki, “Önemli olan yazılanın okunması, anlaşılmasıdır. Yazdıklarımın anlaşılır olması gerekiyor. O ekonomi bilmeyenlere ekonomi öğreten bir hocaydı.İncirlik Üssü – The interesting aspect of this explanation is the prominence that the author gives to economic factors: “… aynı zamanda Amerikan askeri gücünün gölgesini hissettirerek kapitalist ekonominin sağlıklı bir şekilde işlemesinde etkili olmuşlardır.”[5]
https://pols.sabanciuniv.edu/sudirectorystaffdetay/2473
1946’da Sabahattin Ali’yle birlikte Markopaşa adlı mizah gazetesini yayımlamaya başladı.
https://www.youtube.com/watch?v=FThHnKwCsTw
Attachments area
Preview YouTube video Aziz Nesin’in ilk kez yayınlanan belgeseli
Aziz Nesin’in ilk kez yayınlanan belgeseli